Bizzat şahsımın yaşadığı iki gerçek yaşam öyküsü; Yine her zaman ki gibi belediye otobüsüyle Bahçelievler-Eminönü hattında bundan takriben 10 yıl önce işyerime giderken ayakta kalan yaşlı bir amcaya yer vermiştim,bir süre sonra yaşlı amcamız teşekkür ederek nereli olduğumu sorduğunda sadece Gaziantep’liyim demiştim ki belki İslahiye’yi bilemeyebilir diye...Gözlerini benden ayırmayarak ah ahh bir de İslahiye’sindenim deseydin ne kadar çok sevinir ve mutlu olurdum evladım dediğinde çok şaşkın bir durumda evet İslahiye’liyim amca bey cevabım karşısında asıl şaşkınlıkla mutluluğu ve sevinci bir arada yaşayan amca beyin bana ilk cümlesi şu olmuştu,alnımızın çatına taşlar çarptıran tozu toprağı birbirine karıştıran o "deli rüzgarları" yine devam ediyormu olmuştu...Meğerse askerliğini orada yapmış ve ayrıca da bana orijinal adıyla Banı köyünü de sormuştu...Ünlü bir dizide oynayan Fadime isimli sanatçının babası olduğunu belirterek İslahiyemizin güzelim dostane misafirperver hiç unutulmayacak kadirşinas ahalisini aynen bu kelimelerle överek kıymetlerimizi bilmemizi hiç bozulmamamızı kaldı ki bu yaklaşımları doğrultusunda ki bir İslahiyeli’nin,sevginin ve saygının azaldığı dejenere olmuş metropol bir kentte bana yerini lutfetmesiyle de anladım ki halen güzelim özelliklerini koruyor olan siz İslahiyeli’leri ölene kadar unutmayacağım gibi, yıllar sonra da olsa bir İslahiye’liyle karşılaşmam da ömrüme ömür kattı evladım senin adına tüm İslahiye’lilere sonsuz sevgilerimi ve selamlarımı sunuyorum diyerek beraberce olan yolculuğumuz son bulmuştu.Saygıdeğer amcamız halen yaşıyorsa haddime olmadan sizlerin de müsaadeleriyle ben de İslahiye’li olmakla övünen bir İslahiyeli olarak hepimizin adına kendilerine sağlıklı yaşamlar diliyorum, bu dünyadan göç etmişse Yüce Allahımızdan sonsuz rahmetler diliyorum.Yine bir gün Bakırköy’den Bahçelievler’e gitmek için el kaldırdığım dolmuş taksiye selam vererek bindiğimde şoförünün, inanmak çok zor olacak ama herkes inansın ki Aleykümselam dedikten sonra ki ilk sözü siz İslahiye’limisiniz olmuştu...O kadar şaşırmıştım ki beni bir yerden tanıyorsunuz herhalde ki nereli olduğumu bildiniz diyerek sohbete başladığımızda, Sivas’lı olduğunu yıllar önce oğlunun acemiliği için beraberce birliğine teslim etmek için gittiğini söyledikten sonra halen o meşhur kebabları duruyormu yarabbim o ne lezzetli kebablardı, ne kadar konuksever bir halkı da vardı sözleriyle iç geçirerek oğlunu teslim ettikten sonra İstanbula döndüğünü, oğlunun acemiliğinin bitmesiyle tekrar İslahiye’ye gitmek için bir fırsat doğduğunu varsayarak eşine İslahiye’ye gideceğini belirttiğinde eşinin karşı gelerek çocuğunun aklı başında olduğunu bizlere ihtiyacı olmayacağını ve zorlukla geçindiğimiz bu kentten taaa oralara kadar giderek boşu boşuna masraf yapmamamı söyleyerek gitmeme şiddetle karşı çıktığında benimse aklım tekrar o kebablarda olduğu için, cahil çocuk daha iyice yaşamı tanımıyor benim orada mutlaka olmam lazım diyerek eşimi ikna ederek,çok zor geçinme şartlarına da haiz olmama rağmen gittim ve tekrar oğlumla birlikte orada iki gün kalarak lezzetleri hiç değişmemiş kebablardan iştahla iki gün boyunca yedik, iki defa gittiğim İslahiyenizde ki insanların sevecenliği birbirlerine verdikleri selamları ve şiveleri gün gibi aklımda kaldığı için inanın sizi de bu vesileyle tahmin ederek size de İslahiyelimisiniz diye sormuştum...Gittiği iki lokantamızın isimlerini dahi unutmamıştı...İnşallah gün olur yine bir vesileyle yolum oraya düşer derken içtenlikle bunu arzu ettiğine şahit olmuş birisi olarak yolculuğumuz evimin önünde noktalandığında ücretini takdik ettiğinde kesinlikle almayacağını, gülerek neşelice birinci sırada o güzelim kebablarınızın, ikinci olarak ta yabancıya karşı samimiyetlerini güler yüzlüce sunan İslahiye’lerin hatırı için de olsa almam ücreti dedi ve helali hoş olsun diyerek birbirlerimize veda ettik...Her ne kadar biz İslahiye’lilerin değerini kebablarımızdan sonraya da alsa, işleri rast gelsin Sivas’lı kardeşimizin...Her zaman her an aradığım ve andığım bahse konu o eski İslahiyemiz şu anda olmasa da, yine de sevgideğer ve saygıdeğer arkadaşım ve kardeşim Mehmet Ali YUŞAN’ın dediği gibi "ŞİMDİ ORADA OLMAK VARDI ANASINI SATİİMMM" sözlerimle buradan tüm DOSTLARA kucak dolusu gönülden selamlarımı ve saygılarımı sunuyorum...